ABD’li uçak üreticisi Boeing, kargo uçağı pazarında yaşanan kapasite sıkıntısı nedeniyle Federal Aviation Administration (FAA – ABD Sivil Havacılık Otoritesi) nezdinde özel bir muafiyet başvurusunda bulundu. Şirket, 2017 yılında yürürlüğe giren International Civil Aviation Organization (ICAO – Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü) yakıt verimliliği kurallarından geçici olarak muaf tutulmayı talep ediyor.
Boeing’in başvurusunda, 777X sertifikasyon sürecinde yaşanan gecikmeler ile küresel hava kargo pazarında ortaya çıkan kapasite açığı gerekçe gösterildi. Bu kapsamda, 777F (777-200LRF) tipi kargo uçağının üretiminin 31 Aralık 2027 sonrasında da devam ettirilmesi amaçlanıyor.
Şirket, 1 Mayıs 2026’ya kadar onay alınması halinde, 777-8F hizmete girene kadar toplam 35 adede kadar ilave 777F üretmeyi planlıyor. Talep edilen muafiyetin ABD dışındaki operasyonları da kapsaması öngörülüyor.
Yeni nesil 777-8F kargo uçağının hizmete girişinin 2029–2030 dönemine sarkması beklenirken, yolcu versiyonu olan 777-9’un ise 2027 yılında hizmete girmesi planlanıyor.
Mevcut ICAO düzenlemeleri uyarınca ise 777F ve 767F üretiminin 2027 itibarıyla sona ermesi söz konusu.
Öte yandan kasım ayında yaşanan ölümcül bir United Parcel Service (UPS – United Parcel Service) MD-11F kazasının ardından yaklaşık 60 adet MD-11F uçağı geçici olarak uçuşlardan çekildi.
Boeing’in şirket içi değerlendirmelerine göre MD-11F filosunun yeniden operasyona dönme ihtimali yüzde 50 seviyesinde görülüyor. FedEx (Federal Express) ve UPS’in bu uçak tipini kademeli olarak filodan çıkarmayı zaten planladığı ifade ediliyor.
Sektör değerlendirmeleri, mevcut kargo uçaklarının emniyetli operasyon ömürlerinin sonuna yaklaşması ve yeni nesil platformların gecikmesi nedeniyle Boeing’in talep ettiği muafiyetin küresel hava kargo kapasitesi açısından kritik önem taşıdığına işaret ediyor.
