Boeing’in efsanevi Jumbo Jet ailesinin en gelişmiş versiyonu olan 747-8, uzun menzilli ve yüksek kapasiteli uçuşlara uygun şekilde tasarlandı. Ancak bu iddialı geniş gövdeli uçağın yolcu versiyonu, dünya genelinde beklenen sipariş hacmine ulaşamadı. Şu anda yalnızca Lufthansa, Korean Air ve Air China filosunda aktif olarak hizmet veriyor. Öyle ki, bu modelin yolcu versiyonundan daha fazlası özel jet olarak kullanılıyor; yalnızca 8 adet 747-8 özel müşterilere teslim edildi. Peki, bu dev uçağın yaygınlaşamamasının ardında hangi sebepler var?
➡️ Boeing 747-8 dört motorlu bir uçak. Bu, hem daha fazla yakıt tüketimi hem de daha yüksek bakım giderleri anlamına geliyor. Havacılık sektörü genelinde çift motorlu, daha verimli uçaklara yöneliş yaşanırken, dört motorlu uçaklar maliyet açısından cazibesini kaybetti. Airbus A340 gibi benzer dört motorlu modeller de benzer şekilde piyasadan büyük ölçüde çekildi.
➡️ Günümüzde havayolları, büyük yolcu kümelerini tek bir merkezde toplayıp dev uçaklarla taşıma modelinden, daha sık ve doğrudan uçuşlar gerçekleştiren esnek modellere geçiş yaptı. Bu da daha küçük ama uzun menzilli uçaklara olan talebi artırdı. Boeing 787 Dreamliner ve Airbus A350 gibi çift motorlu uçaklar, 747-8’in karşısında daha avantajlı hale geldi.
➡️ Artan küresel çevre bilinci ve karbon salımına yönelik regülasyonlar, havayollarını daha az yakıt tüketen ve çevreye daha az zarar veren modellere yönlendirdi. Dört motorlu 747-8, bu açıdan çevreci uçaklarla rekabet etmekte zorlandı.
➡️Günümüz yolcuları, yüksek kapasiteli uçaklardan çok, daha sık ve doğrudan yapılan seferleri tercih ediyor. Bu değişim, havayollarını daha esnek operasyonlara yönlendirirken, 747-8 gibi büyük gövdeli uçakların verimliliğini düşürdü.
➡️ 747-8, özgün bir kokpit yapısına ve operasyonel ihtiyaçlara sahip bir uçak. Bu da pilot eğitimi, bakım altyapısı ve yedek parça tedariki gibi konularda özel gereksinim doğuruyor. Oysa havayolları, benzer tipte uçaklar arasında kolay geçiş yapılabilen, eğitim ve bakım maliyetleri düşük filolar kurmayı tercih ediyor. 787 ile 777 veya A330 ile A350 arasındaki geçişler bu anlamda daha uygun.
Sonuç olarak, 747-8’in teknik üstünlüğü ve tarihi mirası ne kadar etkileyici olsa da, havayolu endüstrisinin değişen dinamikleri bu uçağı dünya genelinde geniş ölçekte tercih edilen bir model olmaktan uzaklaştırdı.
